26 Eylül 2009 Cumartesi

26092009

Sizi bilmem ama ben karar verdim su gibi duru olup hep akmayaaaa Başka sular tanıyıp çoğalmayaaa dalgalanmayaaaa taşmayaaaaaaaaa .Son günlerde çok düşünür oldum Zor zamanları çabuk atlatır oldum .Yalnız mıyım insanlar içinde arkadaşlarım aşklarım içinde .Yara aldım bundan* iki yıl * önce Hiç susmadım şarkı söyledim günlerceeeeeeeeeeee Artık kısa cümleler kuruyorum Sevdiklerim sevmediklerim yanımda Kabullendim her şeyi olduğu gibi yola çıktım yarınlara Son günlerde çok düşünür oldum Zor zamanları çabuk atlatır oldum Bakıyorum aynaya her gece içim rahat biraz yorgunummmmmmmm sadece Hayatıma giren herkese yaşanmış her şeye Teşekkürlerrrrrrrrr büyüyorum sizinleeeeee..../Şebnem Ferah

12 Eylül 2009 Cumartesi

Korkma Bir Daha Dönmeyeceğim!

Severek gidebilmek de erdemdir bence, sevmekten vazgeçip gidenlere bakarsan.
Seni kötü anarak yürümemek için bütün çabam, elde bir sıcak dostluk tutma derdindeyim. Günahını kimsenin ödeyemeyeceği bir ayrılığı tartışmak zaman kaybıdır. Korkma ben, aklından sildikten sonra yüreğine söz dinletebilenlerdenim.
İnsanın içi sızlıyor elbette, kolay mı alışılıyor ki başka bir tene?
İlk günler geliyor aklıma, neyi seversin, nasıl öpersin diye meraklandığım anlar.
Keşfetmenin zevkiyle karışırdı yabancılık ama gel şimdi bak, başladığımız yere döndük, yabancılaştık. Korkma, bir daha öğrenmeye gücü olmayanlardanım ben.
Ayrılık acısı dediğin, güneş doğana kadar sürer.
Bahsettiğim güneş gökyüzünde değil, yürekte olandır.
Alışılır mutlaka yalnızlığa da, yeni sevdalara da, başka kolda uyumaya da, kimler nelere alışmadı ki? Bu gönül sancısı sonsuza dek süremeyecek ya!
Sonra, hangi gece bitmemiş ki, ne kadar uzun sürse de! Korkma, ben karanlığa alışık olanlardanım.
Hepimiz, biriktirdiğimiz yaralarla başlıyoruz yeni sevgilere, o yüzden önyargılıyız.
Güvenmek için kaybettiğimiz zaman, aslında mutlu olacağımız anılar yaratmaktan çalınıyor.
Aşık olmaktan korkuyoruz çünkü yara bantlarımız bitti kanayan yerlerimizi kapatacak. İncinmemek için sakladığımız kalbimizi, hiç olmayacak yerlerde ortaya koyuyoruz.
Korkma, ben değmeyecek adamları önceden sezip, sevmeyenlerdenim.

4 Eylül 2009 Cuma

Sinsi düşman!

Sinsi düşman!
Hem ekonomiye zarar veriyor, hem de çevreyi kirletiyor!
CNN International'ın haberine göre 2008 yılında gönderilen 62 trilyon e-postanın yüzde 97'si istenmeyen mesajlardan oluşuyor. Spam e-postalar nedeniyle oluşan karbondioksit oranı 3.1 milyon arabanınkine eşit. Bu e-postaların gönderilmesinden sorunmlu olan ülkelerin başında ise sırasıyla ABD, Çin ve Hindistan geliyor.
Peki çevreye ve ekonomik sistenme devasa zararlar veren 'spam' nedir?
İnternet üzerinde aynı mesajın yüksek sayıdaki kopyasının, bu tip bir mesaji alma talebinde bulunmamış kişilere, zorlayıcı nitelikte gönderilmesi Spam olarak adlandırılır. Spam çoğunlukla ticari reklam niteliğinde olup, bu reklamlar sıklıkla güvenilmeyen ürünlerin, çabuk zengin olma kampanyalarının, yarı yasal servislerin duyurulması amacına yöneliktir. Spam gönderici açısından çok küçük bir harcama ile gerçekleştirilebilirken mali yük büyük ölçüde mesajin alıcıları veya taşıyıcı, servis sağlayıcı kurumlar tarafından karşılanmak zorunda kalınır.Internet kullanıcıları üzerindeki etkileri incelendiğinde iki tip Spam vardır. Email aracılığıyla gönderilen spam doğrudan gönderilen mesajlarla, bireysel kullanıcıları hedef alır. Email spam listeleri genellikle Usenet gönderilerinin taranması, tartışma gruplarının üye listelerinin çalınması veya web üzerinden adres aramalarıyla oluşturulur. Email tipindeki spam gönderileri tipik olarak alan kullanıcının masraf yapmasına sebep olur. Email erişimi için süreye bağlı telefon parası ödeyen her kullanıcı için bir bedel ortaya çıkması kaçınılmazdır. Bununda ötesinde, spam maillerinin taşınmasının servis sağlayıcılar ve diğer on-line servisler üzerinde oluşturduğu mali yük de doğrudan abonelere yansıyacaktır.E-posta yolu ile gönderilen spam türlerinden ticari içerikli olan UCE (Unsolicited Commercial e-mail- Talep Edilmemiş Ticari e-posta) adından da anlaşılacağı gibi istemediğiniz halde size gönderilen bir ürünü yada hizmeti tanıtıcı elektronik posta iletileridir.
VATAN/Teknoloji

16.04.2009 Perşembe 13:40

Yarı insan, yarı robot!

Yarı insan, yarı robot!
ABD'de bulunan Exmovere isimli bir firmanın üretttiği "Chariot" adlı "giyilebilir ulaşım aracı", bacaklarını kaybetmiş ya da ayakta durmakta zorluk çeken insanlara umut oldu. Aracın içindeki sensörlerin kalça hareketleriyle aktif hale geldiği ve kullanıcının hareketini tahmin ederek eyleme geçtiği bildirildi. Saatte 20 km hıza ulaşan araç, aküyle çalışıyor. Exmovere'ın yöneticisi David Bychkov "Chariot"ın, özellikle ABD ordusundaki yaralanan üyelerine yardım etmek için tasarlandığını söyledi. Bychkov, "Üretilen bu arac bizim şirketimiz için hayecan verici. Giyilebilir ulaşım aracı, bizim ülkemize hizmet etmek için yaralanan onlarca askerin yeniden hareket etmeleri için yardımcı olacak"
VATAN/Teknoloji

13.04.2009 Pazartesi 14:59